Lütfen Bekleyiniz...

Yüz Estetiğinde Altın Oran Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Son Güncelleme Tarihi: 05.04.2023
Yüz Estetiğinde Altın Oran Nedir? Nasıl Hesaplanır?
İçindekiler

    Yüz Estetiğinde Altın Oran Nedir?

    Altın oran yüz estetiği işlemlerinde uygulandığı takdirde, ‘’yüzde bulunan büyük organların alt organlara olan oranı" olarak tanımlanabilir. Yüz estetiğinde altın oran tanımlamasını daha da açacak olursak, dudağın ve kaşların birbirine olan oranı, ağız ve çene boyunun burun genişliğine olan oranı ya da göz bebekleri arasında bulunan mesafe ile kaşların arasındaki mesafenin oranı gibi faktörler altın orana etki eder.

    Yukarıdaki tanımlama karmaşık gibi görünse de günümüzde yüz estetiği için bir rehber niteliğindedir. Zira günümüzde kullanılan birçok plastik cerrahi işlemi aslında altın oranı yakalama amacına sahiptir. Yüz estetiğinde altın oranın en temel prensibi ise yüz uzunluğu ile yüz genişliği arasında bulunan oranın 1.618 değerine eşit ya da mümkün olduğunca yakın olmasıdır. Bundan sonra gelen en önemli faktör ise burun uzunluğu ile dudak ve kaşlar arasındaki mesafenin birbirine olan oranıdır. 

    Yüz estetiğindeki bir diğer altın oran kriteri ise çenenin uç kısmı ile kaşların birleştiği bölgenin mesafesidir. Bu mesafe sayesinde yüzün uzunluğu hesaplanır ve altın oranın önemli bir kriteri elde edilmiş olur. Bahsedilen bu üç faktöre ek olarak göz ucu ile iki kaş arasındaki mesafe ve çene ucu ile burun ve alt dudak arasında bulunan mesafe de altın oranı etkileyen önemli kriterlerdir. 

    Günümüzde en çok ilgi gören yüz estetiği uygulamalarından biri ise altın orana ulaşma çabası olarak burun ve dudak arasındaki mesafenin ideal hale getirilmesi olarak göze çarpmaktadır. Zira eğer burun fazla uzunsa ya da dudağın konumuyla uygun bir orana sahip değilse, bu kişinin yaşlı görünmesine sebep olabilir. Bu tür sebeplerle oldukça fazla yüz estetiği ameliyatı yapılmaktadır ve temel olarak altın orana ulaşmak hedeflenir. 

    Bununla birlikte, dudak kaldırma ameliyatı, çene kaldırma ameliyatı ya da yüze yağ dokusu aktarılması suretiyle yüzdeki görünümün şekillendirmesi gibi estetik operasyonlar oldukça yaygındır. Yapılan bu uygulamalar aslında temel olarak altın oran olarak tabir edilen ve doğada, sanatta ve hatta ekonomide sık sık karşımıza çıkan 1.618 oranını yakalamak üzerinedir.

    Altın Oran Nedir?

    Altın Oran kavramı doğada sıkça karşımıza çıkan ve asıl olarak Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa eseriyle popülerleşip bilinir hale gelen bir kavramdır. Altın oran kavramı yerine aynı zamanda ilahi oran, altın ortalama ya da altın bölüm gibi isimler de kullanılabilir. Altın oran farklı uzunluklara sahip olan ve ikiye bölünmüş bir doğru parçasında uzun olan parçanın kısa olan parça ile eşit orana sahip olması durumudur. Kısaca altın oran; büyük parçanın küçük parçaya olan oranıdır. Bu tanımlama ilk başta karmaşık gibi görünse de, aslında sanatta, matematikte ve hatta yüz ya da vücut estetiği gibi alanlarda sıkça kullanılan bir ölçüttür.  Altın oranın matematiksel olarak ondalık sayı şeklinde ifadesi ise 1.618'dir. Bu değer yüzde, belde ve vücudun diğer bölgelerinde tam olarak sağlandığında kişi bedenen altın orana, yani elde edilmesi mümkün olan en ideal insan vücuduna, ve fiziksel görünüme sahip olur.

    Yüz Estetiğinde Altın Oran Nasıl Hesaplanır?

    Yüz estetiğinde altın oran hesaplaması için çeşitli kriterler mevcuttur. Yüzde bulunan kaş, burun, çene, göz bebeği, dudak ve burun deliği gibi bölümlerin birbirlerine karşı sahip oldukları uzunluk-genişlik oranı göz önüne alınarak altın oran hesaplaması yapılır. İnsan yüzünde altın oranı bulmak için incelenen kriterler aşağıda sıralanmıştır:

    • Yüz boyu ve yüz genişliği ölçülür. İki değerin oranı alınır. Bu, en yaygın olarak bilinen altın oran kriterlerinden birisidir.
    • Dudağın tamamı ile kaşların birleştiği nokta arasındaki mesafe hesaplanır. Elde edilen değer burnun sahip olduğu uzunlukla karşılaştırarak oranlanır.
    • Öncelikle burun kanatlarından başlayarak çene ucuna kadar uzanan mesafe hesaplanır. Daha sonra, elde edilen değer dudak ortasından çenenin uç kısmına olan mesafe ile karşılaştırarak oranlanır.
    • Burun kanatlarından saç çizgisine kadar olan mesafe ölçülür. Elde edilen değer ise burun kanatları ile çene ucu arasındaki mesafeye oranlanır.
    • Gözün dış kısmı kantus olarak adlandırılır. Bir gözün dış kısmından (yani kantusundan) diğer gözün dış kısmına kadar olan mesafe hesap edilir ve oranlanır. Elde edilen değer, dudağın yatay uzunluğu ile karşılaştırılır ve bir oranlama işlemi daha yapılır.

    Yüz Estetiğinde Altın Oranın Önemi Nedir?

    Günümüzde insanların önemli bir kısmının sahip olduğu estetik değer algılarının temelinde altın orana ulaşma çabası yatmaktadır. Birçok kişi kendisine daha hoş gelecek bir burna, dudağa ya da yüz hatlarına sahip olmak için estetik cerrahi operasyonlarını tercih etmektedir. Bu istek sonucunda yapılan operasyonlar kişinin altın orana yaklaşmasına yardımcı olur. Bu da kişinin hem kendi hem de diğer insanların gözünde daha çekici ve etkileyici bir görünüme sahip olmasını sağlar.

    Yüzde Altın Orana Sahip Olmak İçin Ne Yapılabilir?

    Son yıllarda tıp alanında gerçekleşen büyük teknolojik ilerleme sayesinde estetik cerrahi alanında da büyük atılımlar yapılmıştır. İşin uzmanı doktorlar tarafından yapıldığında yüz estetiği oldukça başarılar sonuçlar vermekte ve birçok kişiyi hayalini kurdukları dış görünüşe ulaştırabilmektedir. Bu doğrultuda yüz estetiğinde altın oranı yakalamak amacıyla çeşitli yöntemler izlenmektedir. Altın oran için işlem yapılabilecek bölgeler aşağıda sıralanmıştır:

    Dudak Bölgesi: Kimi kişilerin dudak yapısı oldukça etsiz (ince dudak) bir görünüme sahip olabilir. Bununla birlikte alt dudak ve üst dudak arasında ortaya çıkması muhtemel olan boyut uyumsuzlukları yağ ya da asit bazlı dolgular sayesinde kolaylıkla düzeltilebilir.

    Yanaklar: Yanak bölgesi için en sık tercih edilen operasyon gerdirmedir. Özellikle yaşlılık sebebiyle sarkan yanaklar gerdirme ya da yağ dokusu transferi gibi işlemlerle daha canlı ve belirgin bir görünüme sahip olabilir. Bunun aksine eğer kişinin yanağının boyutu büyükse çeşitli operasyonlarla yanağın zayıf bir görünüme sahip olması sağlanabilir.

    Kaşlar: Kaşların yapısı yüz estetiği için oldukça önemlidir. Yapılacak estetik operasyonlar sayesinde kaş kavisinin şekli değiştirilebilir ve düşük görünümlü kaşlara gerdirme ya da asma gibi müdahaleler yapılarak gözlerin açığa çıkması sağlanabilir.

    Burun: Burun, genel yüz estetiğine ve kişinin yüz ifadesine en çok etki eden bölgelerden biridir. Burnun uzunluğu, burun deliklerinin genişliği ve burnun genel olarak alın ve çene ile oranı hesaplanır. Aynı zamanda kulaklarla burnun paralel bir yapıda olması ve aralarında çok fazla uzunluk farkı olmaması gerekir. Bu doğrultuda alın, burun ve çene üçgeninin birbiriyle denge içerisinde olması oldukça önemlidir. Burnun diğer bölgelere karşı sahip olduğu orana göre burun küçültme, burun büyütme, burun ucu kaldırma ya da burun uzatma-kısaltma gibi estetik operasyonlar yapılabilir.

    Alın: Kişinin alın yapısı çok düz ise estetik görünümü arttırmak amacıyla alın bölgesine yağ dokusu enjeksiyonu yapılabilir. Böylelikle alna istenilen şekil verilmiş olur.

    Kulaklar: Kulak bölgesine burun ya da çenede olduğu gibi ciddi görünüm değişikliği yaratan uygulamalara pek sık rastlanmaz. Bununla birlikte, kepçe kulak gibi yaygın görünüm bozuklukları oldukça kolay bir şekilde düzeltilebilir ve kendisine hoş gelecek bir görüntüye sahip olması sağlanır.

    Çene: Çene cerrahisi günümüzde oldukça popüler hale gelmiştir. Altın orana yaklaşmak amacıyla gereken durumlarda çeneye dolgu yapılabilir ya da çıkıntılı yapıya sahip olan çeneler törpülenebilir.

    Hızlı Randevu Al
    Bizimle İletişime Geçin

    İlgili İçerikler
    Ara Onlıne Randevu
    Canlı Destek
    -
    Canlı Destek