Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, genellikle korunmasız cinsel ilişki esnasında vücut salgılarının kişiden kişiye aktarılması yoluyla ortaya çıkan hastalıklar olarak tanımlanırlar. Cinsel yolla bulaşan yaklaşık 30'a yakın hastalık bulunmaktadır ve bunların bazıları tedavi edilebilirken, bazıları ise tedavi edilememektedir. Dolayısıyla cinsel yolla bulaşan hastalıklar oldukça ciddiye alınmalı ve cinsel ilişkiye girilirken korunmak bir alışkanlık haline getirilmelidir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar günümüzde oldukça yaygındır. En büyük risk grubu ise korunmasız cinsel ilişkiye girenler ve çoklu partnere sahip olan kişilerdir. Birçok kişinin muzdarip olduğu cinsel temasla bulaşan en yaygın dört hastalık ise hepatit B, herpes simplex, HPV ve AIDS (HIV)'dir. Bu hastalıkları günümüzde bilinen tedavi yöntemleriyle tamamen ortadan kaldırmanın herhangi bir yolu yoktur ve tedavi üzerine çalışmalar hala sürmektedir.
En sık görülen cinsel yolla bulaşan hastalıklar şu başlıklar altında detaylıca incelenebilmektedir:
Bel soğukluğu ya da diğer adıyla gonore, adını Neisseria Gonore adlı bakteriden alır. Erkeklerde cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında ilk sıralarda gelir. Bakteri genellikle ılık ve nemli bölgelerde çoğalmayı sevdiğinden dolayı vücudun üretra, göz, boğaz, vajina, fallop tüpü, uterus ya da serviks gibi bölgelerine yerleşme eğilimindedir. Bel soğukluğu herhangi bir cinsel aktivite sonucunda bulaşabilir. Sadece vajinal ya da anal seks yoluyla değil, aynı zamanda oral seks yoluyla da aktarımı mümkündür.
Dolayısıyla bel soğukluğundan korunmak için kişi hem korunmalı bir şekilde ilişkiye girmeli, hem de mümkün olduğunca fazla partnerle ilişkiye girmemelidir. Zira hastalık ağız yoluyla bulaşan cinsel hastalıklar arasında olduğu için prezervatif kullanımı tek başına bir çözüm olmamaktadır. Buna ek olarak, eğer anne adayı olan kişi bel soğukluğuyla enfekte olduysa annede bulunan enfeksiyon kan yoluyla bebeğe aktarılabilir. Hastalığın belirtileri ortalama 4 ila 6 gün arasında ortaya çıkar. Kimi durumlarda ise herhangi bir belirti göstermeden ilerleyebilir.
Cinsel yollardan bulaşan bir diğer hastalık olan Frengi, Treponema pallidum olarak adlandırılan bir bakterinin vücuda yerleşmesiyle ortaya çıkar.Hastalık kişide çeşitli yaraların oluşmasına sebep olur. Genital organlar, vajina, makat, ağız, dudak ve rektum bölgelerinde ortaya çıkabilen bu yaralara herhangi bir oral, anal ya da vajinal temas sonucunda kişiden kişiye aktarım gerçekleşebilir. Tıpkı bel soğukluğu gibi anneden bebeğe geçme ihtimali bulunan bir hastalıktır. Tedavi edilmediği takdirde oldukça ciddi problemlere sebep olabilir.
Chlamydia Trachomatis adlı bakterinin sebep olduğu bir hastalıktır. Hastalık günümüzde oldukça yaygındır ve hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilir. Hastalığı geçiren kişilerde üretrit ve proktit ortaya çıkabilir. Tedavi edilmediği durumlarda erken doğum, kısırlık, ektopik gebelik ve rahim ağzı enfeksiyonu gibi ciddi hastalıklara sebep olabilir.
Hastalık aynı zamanda hamile kişilere bulaştığında, bebeğin sağlığını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Hastalığa karşı en etkili çözüm korunmalı cinsel ilişkidir. Ancak hastalık cinsel ilişki olmadan, cinsel bölgelere herhangi bir temas yoluyla da bulaşabilmektedir.
Hepatit B ve Hepatit C, cinsel yolla ya da kan aktarımı yoluyla bulaşabilen bir virüslerdir. Hastalık aynı zamanda anneden bebeğe de geçebilir. Enfeksiyonun kesin bir tedavisi yoktur ve tedavi edilmeden ilerlediği durumlarda siroz, karaciğer yetmezliği ve ardından karaciğer kanseri gibi durumlara sebebiyet verebilir. Hepatit C için henüz herhangi bir aşı geliştirilememiştir, ancak Hepatit B aşı ile önlenebilir.
Uçuk, herpes simpleks virüsünün vücudu enfekte etmesiyle ortaya çıkar. Enfeksiyonu kapan kişilerin dudak, ağız, dil ya da diş etinde yaralar meydana gelir.
HPV hastalığı, günümüzde rahim ağzı kanserinin en önemli faktörü olarak bilinmektedir. Cinsel ilişki esnasında herhangi bir tensel temas sonucunda bulaşır. Kanserojen türleri de bulunmaktadır. Kişinin genital bölgesinde ya da boğazında siğiller ortaya çıkar. Zaman zaman kendi kendine düzelebilir ve belirti vermeyebilir. Hastalığın aşısı mevcuttur.
Açılımı Human Immmunodeficiency Virus olan HIV, günümüzde en çok bilinen ve korkulan cinsel hastalıklardan birisidir. HIV virüsünün neden olduğu AIDS hastalığı, kişinin bağışıklık sistemini bozar ve böylelikle vücut dışarıdan gelen tehditlere karşı savunmasız hale gelir. Virüs anne sütü, sperm, kan ve benzeri tüm vücut sıvılarında bulunur. Dolayısıyla cinsel ilişki yoluyla kolaylıkla bulaşabilmektedir. Prezervatif kullanımı sayesinde virüsün bulaşması engellenebilmektedir. Henüz bir tedavisi ya da aşısı yoktur.
Bel soğukluğu kendisini erkeklerde en sık idrar esnasında yanma, sarı ya da yeşil renkli akıntı ve testislerde ağrı şeklinde gösterir. Aynı zamanda kişide idrar kanalı iltihabı olarak da bilinen üretrit ortaya çıkabilir. Her iki cinsiyette de idrar esnasında ağrı, yanma hissi ve sık sık idrara çıkma görülür. Aynı zamanda hem erkeklerde hem kadınlarda tedavi edilmediği durumlarda kısırlığa sebep olabilir. Kadınlarda en sık karşılaşılan bel soğukluğu belirtileri ise vajinadan kremsi ve yeşilimsi renkte bir akıntı, uzun süreli adet kanamaları, boğaz ağrısı, karnın alt kısmının ağrısı ve yüksek ateş olarak sayılabilir. Aynı zamanda kısırlığa ve ektopik gebeliğe de sebep olabilir.
Frengi hastalığı sonucunda ortaya çıkan semptomlar evre evre ilerler. İlk evrede cinsel organlar, anüs, rektum, dudak ve ağızda yara oluşumu görülebilir. İkinci evrede vücuttaki yaraların yol açtığı ağrı artar ve buna ek olarak genital organlarda lezyon oluşumu, döküntü, lenf düğümlerinin şişmesi, saç kaybı, baş ağrısı, kilo kaybı, yüksek ateş ve bitkinlik gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Üçüncü evrede ise oldukça ciddi belirtiler görülür. Sinir sistemi ve bununla birlikte beyin ve kalp gibi hayati organlar ciddi hasarlar görebilir.
En sık görülen belirtiler ağrılı cinsel ilişki, akıntı, idrar yaparken acı ve yanma hissi, karnın alt kısmının ağrıması ve servisit olarak göze çarpar. Oral seks sonucunda ortaya çıkan enfeksiyonlarda ise kişi boğaz ağrısı ve şişliği yaşar.
Kişinin cildinde kaşıntı, ağrı, sıvı dolu ve kırmızı renkli kabarcıklar ve ülserler görülür. Aynı zamanda ağrı sebebiyle yeme içmede zorluk görülebilir. Diş etlerinde kanama ve boyunda yer alan lenf bezlerinin şişmesi de oldukça yaygın görülen belirtiler arasındadır.
HIV (AIDS) Belirtileri: Hastalığın en önemli belirtileri hızlı kilo kaybı, aşırı bitkinlik, ağız, makat ve genital bölgelerde yara oluşumu, koltuk altı, kasık ya da boyundaki lenf bezlerinde büyüme olarak göze çarpar. Aynı zamanda kişinin cildinde çeşitli lekelenmeler ortaya çıkabilir. Aynı zamanda bağışıklık sistemi sekteye uğradığı için kişi basit hastalıklardan bile ciddi şekilde etkilenebilir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar test yöntemiyle tespit edilebilir. Uygulanacak olan tanı yöntemi kişinin belirtilerine göre değişiklik gösterir. Sürüntü kültürü alınması oldukça yaygın bir yöntemdir. Bu sürüntü erkeklerde idrar yolundan alınırken kadınlarda ise vajenden alınır. Bunun yanında rektal muayene, vajinal muayene ya da prostat masajı yapılabilir. Aynı zamanda birçok durumda kişiden kan testi yaptırması istenir.
Cinsel yolla bulaşan frengi, bel soğukluğu, klamidya ve trikomoniyaz gibi hastalıklar tedavi edilebilmektedir. Ancak buna karşın hepatit B, herpes simpleks (uçuk), HIV (AIDS) ve HPV hastalıkları için ise etkin bir tedavi yöntemi belirlenmemiştir.
Günümüzde cinsel yolla bulaşan hastalıkların tedavisinde büyük ilerleme sağlanmıştır. Öyle ki; birçok hastalığın tedavisi için cerrahi müdahaleye gerek duyulmamakta ve kişiler ilaç tedavisiyle ve antibiyotik kullanımıyla sağlıklarına kavuşabilmektedirler. Tedavi sürecindeki en önemli faktörlerden birisi ise kişinin partnerinin de tedavi olmasıdır.
Zira eğer kişi tedavi olur fakat partneri tedavi olmazsa, aynı hastalık tekrar nüksedebilir. HIV ya da uçuk gibi hastalıkların henüz kesin tedavileri bulunamamıştır. Ancak söz konusu hastalıkların ilerlemesini yavaşlatacak ve kişide ortaya çıkardığı yan etkilerin seviyesini azaltacak birçok yeni tedavi metodu geliştirilmiştir.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Kan Tahlilinde Çıkar mı?
Cinsel yolla bulaşan birçok hastalık kendisini kan tahlilinde belli eder. Ancak kimi hastalıklar kan testinde kendisini belli etmeyebilir. Kan testi ile tespit edilebilen en yaygın hastalıklar ise; aids, Hepatit B, Hepatit C, uçuk ve frengi olarak sıralanabilir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların çoğunda sadece cinsel ilişki değil, aynı zamanda kan ve vücut sıvısı alışverişi de bulaş faktörüne önemli oranda etki etmektedir. Dolayısıyla bu soruya verilecek cevap “evet” olacaktır.
Cinsel yolla bulaşan hastalıkları önlemenin en iyi yolu korunmalı bir şekilde cinsel ilişkiye girmektir. Aynı zamanda çoklu partner seçiminden mümkün olduğunca uzak durmak da cinsel sağlık açısından oldukça önemlidir. Bunlara ek olarak, Hepatit B ve HPV virüsleri ise aşı yapılarak önlenebilmektedir.